Annemle babamın 48. tanışma yıldönümleri bugün.
Tam 48 yıl önce bugün tanışmışlar.
Tam 48 yıl önce bugün annem on yedi, babam on dokuzundaymış.
Tam 48 yıl önce bugün!
Ben 48 yaşımda değilim daha.
Tam 48 yıl önce bugün, günlerden çarşambaymış.
Annemle teyzem okuldan eve giderken babam
onları takip etmiş ve anneme "Benimle arkadaş olur musun?” diye
sormuş.
Elinde kocaman gül buketleri.
Tam 48 yıl önce bugün.
Ne aşk ama!
Sürekli lisenin parmaklıkları arasından
bakışırlar ve birbirlerine şiirler yazarlarmış.
Annem bir gün o
güzel saçlarını kesip, bir mendile saçlarıyla "Seni seviyorum." cümlesini
işlemiş ve vermiş babama.
Ne aşk
ama!
Öyle bir aşk
ki, annem liseden çıkıp eve giderken annemin yoluna çıkıp kocaman gül buketleri
verirmiş ona babam, sürekli anneme Nezik teyzemle notlar yollarmış, annem o
notları açınca aşk dolu şiirlerle karşılaşırmış babamın kendisi için
yazdığı.
Günlerden
çarşambaymış tam 48 yıl önce bugün.
Babam annemi
lisenin çıkışında takip etmiş bisikletle.
Teyzem anneme
heyecanlı heyecanlı "Geliyor, geliyor!" demiş.
Annemler de
babam ona yetişsin diye bilerek yavaş gitmişler bisikletleriyle.
Babam anneme
"Benimle arkadaş olur musun?" diye sormuş.
Annem de
kafasını utanarak ve heyecanla evet anlamında sallayıp, hızlıca eve doğru pedal
çevirmeye başlamış.
Babamın
ellerinde kocaman gülleri olan bir buket varmış.
Tam 48 yıl önce
bugün.
48 yıl ne kadar
çok bilmiyorum ki, ben 48 yaşımda bile değilim daha.
48 yıl oldu
annem ve babam tanışalı, babam öleli 4 sene 8 gün oldu, annem büyük aşkını
kaybedeli 4 sene 8 gün oldu.
Tam 48 yıl önce
bugün başlamıştı onların büyük aşkı.
Tam 48 yıl önce
bugün annem heyecandan tir tir titriyordu babam onunla konuşmak için peşinden
geliyor diye.
Tam 48 yıl önce
bugün babam çok heyecanlıydı annemle konuşacağı için, belki de kendi kendine
provalar yapmıştı annemle konuşmadan önce.
Tam 48 yıl önce
bugün annem babama heyecanla ve utanarak evet anlamında kafasını salladıktan
sonra başlamış o mektuplar, o aşk şiirleri, o kocaman gülleri olan buketlerin
devamı.
Ne aşk
ama!
Ve ben aşk
çocuğuyum!
Annemle
tanışma yıldönümlerinde babamın yazdığı şiirden belli değil mi her şey?
13.12.1972
günü yendim,
İlk defa utangaçlığımı mağlup ettim,
Çiğnenen çakıl taşları
eskiyen ayakkabılar
mutluluk sarhoşuydular
bilmeksizin.
Sen
güvenle güldükçe
Samutlaşmaktan kurtuldu dilim,
Sussan da sana baksam
susarak
gülen gözlerine.
Zaman
isterse durmasın
İsterse akrep yelkovanı soksun
en öldürücü yerinden,
İsterse bir daha pedal çevirmesin
ayaklarımız.
Dün gece
iki defa öldüm
İki defa dirildim yeniden
Yaşamak korkusuydu ağlamak
Sadece gül
gözlerime bakarak...
13.12.1972/Çivril
A.Hamit ALPASLAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder